Bizimle İletişime Geçin

Tarih

Endülüs Gezi-İnceleme Turu 2

Endülüs’te Emevî Devleti, I. Abdurrahman tarafından 756 yılında kuruldu ve 1031’e kadar sürdü. III. Abdurrahman döneminde (912-961) zirveye ulaşan devlet, merkezi otoriteyi sağlamlaştırarak İspanya’da güçlü bir Müslüman hakimiyeti kurdu. Ancak, sonraki dönemlerde devlet zayıfladı ve 1031’de yıkıldı. Ardından, İspanya’daki Katolik krallıklar güçlendi ve 1492’de Endülüs’teki Müslüman egemenliği sona erdi.

EKLENDİ

:

ÖNCEKİ YAZI İLE İLGİLİ BİR DÜZELTME:

“Endülüs, 711-756, tarihleri arasında 45 yıl Emevîlere bağlı valilerce idare edildi.”

 

Endülüs’te Emevîler ve Diğer Müslüman Devletler

Endülüs Emevî Devleti: 756-1031.

Doğuda 750 yılında Abbâsî ihtilali oldu, Emevi Devleti yıkıldı, hanedan üyeleri takibata uğradı. Onlardan biri olan Halife Hişam’ın torunu Abdurrahman b. Muâviye, beş yıllık oldukça maceralı bir sürecin ardından Kuzey Afrika’ya Sebte’ye ulaştı. Azadlısı Bedr’i 754’te Endülüs’e gönderdi.  Bedr, muhaliflerin özellikle de Yemenlilerin desteğini sağladı. Daha sonra I. Abdurrahman olarak nitelenecek olan bu genç, Ağustos 755’te el-Münekkeb/Almunecar kıyılarından Endülüs’e geçti.

O sırada Endülüs’ü idare etmekte olan vali Yusuf el-Fihrî Abdurrahman’ın Endülüs’e geçmesini istemiyordu, savaş kaçınılmaz oldu. 15 Mayıs 756’da Abdurrahman’la Yusuf’un orduları Kurtuba yakınlarında savaştı, Yusuf yenildi, kaçtı. Böylece doğuda yıkılan Emevi Devleti, Endülüs’te yeniden kurulmuş oldu. I. Abdurrahman, devleti yaklaşık 33 yıl idareden sonra 2 Ekim 788’de vefat etti. Yerine oğlu I. Hişam (788-796) geçti. Ondan sonra I. Hakem tahta oturdu. Onun döneminde (796-822) çok isyan yaşandı, amcaları da isyan etti. Bunlar, zorlukla da olsa bastırıldı. Ardından II. Abdurrahman dönemi’nde (822-852) yaşanan sorunların akabinde Endülüs’te oldukça güzel gelişmeler oldu. Fakat II. Abdurrahman’ın vefatıyla Endülüs’te işler yine çığırından çıktı, Muhammed (852-886), Münzir (886-888) ve Abdullah (881-912)’ın saltanatlarını içeren Birinci Fitne Dönemi (864-929) yaşandı. Bu zaman diliminde: Merkezi otorite ile mahalli aristokratların arasında çatışmalar oldu. İdare, ehil olmayanların eline geçti. Doğal afetler ve idarenin vergi politikası yüzünden ciddi sorunlar yaşandı. Bütün bunlardan dolayı Endülüs, siyasi bütünlüğünü yitirdi. Bu kritik süreçte İspanya’nın kuzeyinde meydana gelen Katolik oluşumlar, Hıristiyan krallıklar, durumlarını sağlamlaştırdılar.

III. Abdurrahman (912-961) ve Endülüs Emevi Hilafeti Dönemi

Büyük fitne döneminin son emiri olan Abdullah 912’de vefat edince kardeşlerinden ve dokuz oğlundan hiçbiri devletin başına geçmek istemedi. Tahta, Emir Abdullah’ın 23 yaşındaki torunu Abdurrahman (III.) geçti. III. Abdurrahman,  Kundaktayken babasız kalmıştı. Dedesi Emir Abdullah, torununun çok iyi bir eğitim görmesini sağladı. Bazı törenlerde çocuk yaştaki torununu tahta oturttu, devlet adamlarının ve askerlerin onu selamlamasını emretti. Emir Abdullah, ölümüne yakın saltanat mührünü torununa teslim etti.

III. Abdurrahman, her şeyden önce çok iyi bir eğitim almıştı. Adaletli bir devlet adamıydı. Tahta oturur oturmaz ilk tedbir olarak merkezi idareye çeki düzen verdi. Ehliyet ve liyakate dayalı iyi bir kadro kurdu. Siyasî bütünlüğü sağlamak için isyanlarla mücadele etti.

III. Abdurrahman İsyancılara karşı yeni stratejiler geliştirdi:

  1. İkna heyetleri gönderdi.
  2. Devletin hâkimiyetini, isyancılarla pazarlık konusu yapmadı.
  3. Tedbirde süreklilik sağladı, ordugâh şehirler
  4. İsyancı liderleri Kurtuba’da zorunlu ikamete tabi tuttu.
  5. Halkı, “Endülüslülük” ülküsü etrafında birleştirdi.

Böylece III. Abdurrahman devletin siyasî bütünlüğünü yeniden sağladı, hem Katolik hem de Müslüman bütün İspanya’nın hâmisi oldu. Öyle bir hâl oldu ki Katolik krallar, aralarındaki sorunların çözümü için III. Abdurrahman’a başvurur oldular. Nihayet III. Abdurrahman 929 senesinde “en-Nâsır li-dinillâh” unvanını alarak kendisini halife ilan etti. Devlet onun döneminde tam bir yükseliş gerçekleştirdi.

Endülüs Emevîlerinin Yükseliş Sebepleri: İyi bir kadro, ehliyet ve liyakat, adalet, eğitim-öğretim, güçlü ordu sayesinde ticaret, tarım ve hayvancılık gelişti, Endülüs yükseldi. Ülkede mâlî disiplin sağlandı, vergiler düzenli toplandı. Ayrıca din-ahlak faktörü, israftan kaçınmak, yardımlaşmak, hoşgörü ve bir arada yaşama becerisi de bu yükselişte önemli rol oynadı.

Amiriler dönemi: III. Abdurrahman’ın yerine oğlu II. Hakem geçti, onun döneminde de yükseliş devam etti. Onun yerine de 976’da 12 yaşındaki oğlu II. Hişam tahta oturdu. Yeni Halife küçük yaşta olduğu için Hâcib İbn Ebî Amir (el-Mansur) idareye el koydu. Onun ve oğullarının yönetimindeki 32 yıl “Amiriler Dönemi (976-1008)” olarak isimlendirildi. 1008’de Amiriler yıkıldı, Emevîler ülkeye tekrar hâkim olamadı, Endülüs toparlanamadı. Kurtuba’nın ileri gelenleri, Ulu Cami’de toplanıp halifeliği kaldırdı ve Emevi sülalesini Kurtuba’dan sürdü (1031).

Endülüs Emevî Devleti 1031’de yıkıldı, Endülüs parçalandı. Müslümanların elindeki Endülüs toraklarında hemen her şehirde bağımsız bir devlet kuruldu. Bunlara Düvelüttavâif denildi ve bunlar altmış yıl boyunca birbirleriyle çatıştı (1031-1090). Bu arada İspanya’nın kuzeyindeki Katolik krallıklar Müslüman topraklarını ve şehirlerini işgale devam etti.

Endülüs’te Murabıtlar Dönemi (1091-1147): Tuleytula’nın işgalinden (1085) sonra Kastilya ve Aragon krallıkları karşısında zor duruma düşen Endülüs’teki Müslüman emirlikler, Murabıt sultanı Yûsuf b. Tâşfîn’den yardım istediler. Yusuf, yardım etmek için ordularıyla iki sefer Endülüs’e geçti. Üçüncü geçişinde Endülüs’ü ilhak etti. Böylece bu topraklar 55 yıl boyunca Murabıtlar tarafından yönetildi.

Endülüs’te Muvahhidler Dönemi (1147-1238): 1147’de Murabıtları yıkan Muvahhidler, Endülüs’ü ele geçirerek, doksan yıl boyunca yönettiler. Muhavvidler yıkılınca Endülüs’te tekrar küçük devletler kuruldu. Onlardan biri de başkenti Gırnata olan Benî Ahmer’di.

Benî Ahmer Dönemi (1238-1492): Diğer bir deyişle Nasriler Dönemi boyunca, İspanya’nın kuzeyinde üç tane Katolik krallık bulunuyordu: Bunlar Portekiz, Aragon ve Kastilya krallıklarıydı.

Nasrîler, İspanya’nın güneyinde küçük bir devlet olmalarına rağmen I. Yusuf (1333-1354) ve V. Muhammed (1354-1391) dönemlerinde zirveyi yaşadılar. V. Muhammed ölünce Benî Ahmer’de/Nasri sarayında entrika ve darbeler yoğunlaştı. Devletin son on yılı (1482-1492) Sultan Ebu’l-Hasan, onun oğlu Ebu Abdullah/Boabdil ile Ebu’l-Hasan’ın kardeşi ez-Zağal arasında yaşanan taht kavgalarıyla geçti. En son tahtı ele geçiren Ebû Abdullah 2 Ocak 1492’de yapılan anlaşmayla Gırnata’yı Birleşik Kastilya-Aragon Krallığına teslim etti, devlet yıkıldı. Ebû Abdullah ülkeden ayrılıp Fas’a yerleşti. 67 maddelik teslim antlaşması, sadece yedi yıl uygulandı. Sonra, baskılar, zorla Hıristiyanlaştırmalar, işkenceler ve göçler başladı.

Endülüs’ün Yıkılma Sebeplerini ana hatlarıyla Allah Rızasından dünyevileşmeye kayış, tefrika, darbeler, refah seviyesinin yükselmesi, devletlerin ömrü ile ilgili teori, dış güçlerin müdahalesi şeklinde özetlemek mümkündür.

DEVAM EDECEK…  Günümüz İspanyası.

 

Daha Fazla Yükle

Yorum Bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Çok Okunanlar