Düşünce
İnsanlık ve Kahramanlık
Bazıları büyük olarak doğar, bazıları sonradan büyüklük kazanır, kimilerini de zorla büyük yaparlar.
EKLENDİ
-:
Yazar:
Müştehir KarakayaEskiden kendimi kahraman olmaya zorlardım. Ta ki bir gün bir arkadaşım mı söyledi yoksa bir kitapta mı gördüm, “İnsan her zaman kahraman olmaz ama her zaman insan olabilir” sözünü duyana/işitene kadar. Bunca yaratılanlar içinde insan olma sıfatını kazanmak önemli bir göstergedir. Bu “insan” kelimesi, sözcüğü yalnızca insan olanlar için kullanılıyor zannederim.
İnsan, bütün yaratılanlar içinde en üstün varlık, en yüksek seciyeli, iyiliği ve kötülüğü birbirinden ayırt edici sıfatları haiz, yükselme ve alçalma içgüdüsüyle donatılmış, zalimlik ve cahillik arasında çırpınan bir varlık. İş kahramanlığa gelince, insan vasfı taşıyan ve kendini insanlığa adayan kişilerin fevri hareketi, özelde kendi becerisiyle ortaya koyduğu bir eylem sonucunda -olumlu da olumsuz da olabilir- kişilerin ona yakıştırdıkları bir sıfattır. Yani, yine insan olmanın bir koşuludur bu unvan… Önce insan olunduktan sonra, sonra kahraman da olunabiliyor demek istediğim.
İnsan her zaman kahraman olmayabilir ama her zaman insan olabilir.
***
Şimdi ismini hatırlayamadığım bir düşünür şöyle der: “Bazıları büyük olarak doğar, bazıları sonradan büyüklük kazanır, kimilerini de zorla büyük yaparlar.”
Görünen o ki, zamanımız sahte kahramanlarla dolu. Bu kahramanlar zorla yapılanlardandırlar. Her insanın kalbinde bir arslan yatar, sözü var ya, küçümsenmeyecek bir sözdür. Aşağılanıp horlana horlana, kişi kendisinden daha ileride bulunan birinin kuyruğuna takılmak ve onunla varlığını ispatlamak ister. Bu onun için bir siperdir. Psikologların deyimiyle, aşağılık kompleksi, bir üst insan varlığını kabul eder. Ruh belirginlik kazanmadıkça mevcudiyetinde, kişi, kişi olmaktan uzaktır. Bugün doğu toplumlarının önündeki en büyük engel budur. Kimileri doğu toplumları için asker millet kavramını kullanıyorsa, işte bu öngörüden kaynaklanıyor diyebiliriz. “Asker millet” yerine “koyun millet” dense ne kadar uyardı, bilemem, tepkisiz, yargısız, adaletsiz, çıkar döngülerinin üzerine bina edilmeye çalışılan bir yaşam savaşında, herkes bir kahramanlıkla öne çıkmak için fırsat kolluyor. Dış aleme kapalı ama iç aleminde patlayan insanların kahramanlıkları çok ucuzdur. Kitlesel hiçbir tepki görüyor musunuz? Yanlışlara ve zulümlere hiçbir karşıt ses verme görebiliyor musunuz? Ama şahsi bir meselede, kişisel bir harekette o sesi/soluğu çıkmayan insan, bir bakmışsınız, patlayan bir volkan oluyor, önüne geleni yakıyor. Kendine düşman, düşmanına dost bir kahramanlık sergiliyor.
***
Aslolan bir şey var. Kahramanlık hiç de ucuza alınan bir mal değil, biline…
15 Kasım 2000 (Erguvani Yazılar)
Beğenebileceğiniz Gönderiler
Çok Okunanlar
- Genel-
Öğretmenliğimin Üşüdüğü Günler
- Şahsiyet-
Vefatının 40 Yılında N.F. Kısakürek ve Son Mısraları
- Edebiyat-
Sürgün Çekirdek
- Düşünce-
Tuzu Eksik Aforizmalar
- Tarih-
Feth-i Mübîn ve Fetih Rûhu
- Düşünce-
Procrustes’in Hayaleti: Anlamak mı Yargılamak mı?
- Din ve Hayat-
Hz. Lût’un Fıtrat Çağrısı ve Kavminin Helak Sebebi
- Düşünce-
Bana Yüreğimi Tarif Et