Din ve Hayat
Kadir Gecesi: Kur’ân Gecesi
Yüce Kitabımız Kadir gecesini şöyle anlatmaktadır: “Şüphesiz biz, onu (Kur’an’ı) Kadir gecesinde indirdik. Bilir misin nedir Kadir gecesi? Kadir gecesi bin aydan daha hayırlıdır. O gece melekler ve Cebrail, Rablerinin izniyle her bir iş için iner dururlar. O gece tan yeri ağarıncaya kadar esenlik doludur.” (Kadir 97/1-5)
EKLENDİ
-:
Yazar:
Ahmet Yıldırım, Prof. DrKadir gecesi; kadri yüce değerli gece, karar gecesi, bir ömre bedel bir gece, rahmet ve mağfiretin sağanak sağanak yağdığı gece, inanan gönüllerin sevgi ve merhametle coştuğu mübarek bir gece, körelen vicdanlarımıza hayat sunan benzeri olmayan bir gece. … Belki bu geceyle ilgili çok şey söylenebilir. Bu geceyi anlayabilmek için Ramazan ayını, mektebini daha yakından anlamak ve bilmekle mümkündür. Ramazan ayını diğer aylardan farklı olduğunu gösteren bazı hususiyetleri zikredecek olursak kısaca; Ramazan, Kur’an ayıdır, Ramazan, oruç ayıdır. Ramazan, takva, arınma ve Allah’ı yüceltme ayıdır. Ramazan, kanaat, şükür ve sabır ayıdır. Ramazan, tövbe, murakabe ve muhasebe ayıdır. Ramazan, hidayeti ve doğruyu bulma ayıdır. Ramazan infak ve cömertlik ayıdır. Ramazan tefekkür ve tezekkür ayıdır. Ramazan itikaf, inziva ve susma ayıdır. Ramazan, Allah’ın koyduğu sınırlara uyma, onları aşmama ve gözetme ayıdır. Ramazan, bin aydan daha hayırlı olan Kadir Gecesi’ni içinde barındıran bir aydır… Bu anlatılanların önemli kısmını Rasûlullah’ın (s.a) şu hutbesinde bulmak mümkündür. Selmân-ı Fârisî şöyle anlatıyor: Rasûlullah (s.a) bize Şa’bân ayının son günü bir hutbe irâd etti ve şöyle buyurdu:
“Ey Müslümanlar! Büyük ve mübârek bir ayın gölgesi üzerinize düştü. Bu, içinde “bin aydan daha hayırlı olan” Kadir Gecesi’nin bulunduğu bir aydır.
Bu ay, Allah Teâlâ’nın, gündüzlerinde orucu farz; gecelerinde teravih namazını nâfile olarak meşru’ kıldığı (mübârek) bir aydır.
Bu ayda kim bir hayr işlerse başka zamanlarda bir farzı yerine getiren kimse gibi sevap kazanır.
Bir farzı edâ eden de, başka aylarda yetmiş farzı yerine getiren gibi sevap kazanır.
Bu ay, sabır ayıdır. Sabrın karşılığı da cennettir.
Bu ay, ihsan, yardım ve eşitlik ayıdır. Bu ay, müminin rızkının arttığı bir aydır.
Kim bir oruçluyu iftar ettirirse bu, onun günahlarının bağışlanmasına ve cehennemden kurtulmasına sebep olur. İftar ettirdiği Müslüman’ın aldığı sevaptan bir şey eksilmeksizin onun kazandığı kadar da ayrıca sevap kazanır.”
-Bizim hepimiz bir oruçluyu iftar ettirecek imkâna sahip değildir, dediler.
Bunun üzerine Resûl-i Ekrem (s.a);
“Allah Teâlâ bu sevabı bir oruçluyu bir hurma veya bir yudum su ya da bir içim süt ile iftar ettirene de verir” buyurduktan sonra hutbesine şöyle devam etti:
“Bu ay, evveli rahmet, ortası mağfiret, sonu cehennemden kurtuluş olan bir aydır. Kim (bu ayda) emri altındakilerin yükünü hafifletirse Allah onu bağışlar ve cehennemden âzâd eder. Bu ayda dört şeyi çok yapınız. Bunların ikisi ile Rabbinizi hoşnud edersiniz; ikisinden de zaten uzak kalamazsınız. Rabbinizi hoşnud edecek iki işiniz; ‘lâ ilâhe illallah’ diyerek Allah’ın birliğine şehâdet etmeniz ve bağışlanma dilemenizdir. Uzak kalamayacağınız öteki iki şeye gelince, onlar da Allah’tan cenneti isteyip cehennemden kurtulmayı dilemenizdir.”
Kim bir oruçluyu doyuracak olursa, Allah onu benim havuzumdan sulayacak o da cennete girinceye kadar bir daha susuzluk çekmeyecektir.” (Bk. İbn Huzeyme, Sahih, III, 191-192,
Tekrar Kadir gecesine gelecek olursak içinde bulunduğumuz günler Ramazan-ı Şerif’in son günleri. Bu günler, bin aydan daha hayırlı olan Kadir gecesini içinde barındıran günler. Peygamber Efendimiz (s.a) bir hadisinde “İnanarak ve sevabını Allah’tan umarak Kadir gecesini ihya eden kimsenin geçmiş günahları bağışlanır.” (Buhârî, Savm, 6) Başka bir hadisinde “Kadir gecesini Ramazanın son on gününde arayın!”( Muvatta’, İ’tikâf, 6) buyurmuştur. Yine Allah Resûlü (s.a) bu gece hakkında ümmetini şöyle uyarmıştır: “Bu gecenin hayrından mahrum kalan, bin ayın hayrından mahrum kalmış gibidir.”(Nesâî, Sıyâm, 5)
Yüce Kitabımız Kadir gecesini şöyle anlatmaktadır: “Şüphesiz biz, onu (Kur’an’ı) Kadir gecesinde indirdik. Bilir misin nedir Kadir gecesi? Kadir gecesi bin aydan daha hayırlıdır. O gece melekler ve Cebrail, Rablerinin izniyle her bir iş için iner dururlar. O gece tan yeri ağarıncaya kadar esenlik doludur.” (Kadir 97/1-5)
Bu ayetlerde bizlere anlatılmak istenen pek çok mesajlar vardır. Birinci mesaj Kadir Gecesi’nin kadrinin yüceliğinin Kur’an’ı Kerim’in o gecede nazil olmasına bağlı olduğunu, Kadir Gecesi’ni ihya etmek istiyorsanız, kadrini, değerini Kadir Gecesi’nin karanlığında değil bütün insanlığı karanlıklardan kurtaran, bütün insanlığı aydınlığa kavuşturan Kur’an’ın ikliminde ve mesajlarında arayınız, denmek istenmektedir. Kadir Gecesi’nin ve Kur’an’ın kıymetini bilmezsek Kadir Gecesi’ni asla ihya emiş olamayız. Kur’an’a değer vermek ise ancak üç aşamada gerçekleşir. Birincisi, Kur’an’ı okumaktır. Kur’an’ı okurken onu kalbimize Cebrail tarafından yeni nazil oluyormuş gibi okumalıyız. İkincisi, Kur’an’ın asıl gayesi olan, onu anlamaya çalışmaktır. Onun için ikinci görevimiz, Kur’an’ı anlamak olmalıdır. Üçüncüsü de Kur’an’ı yaşamaya çalışmaktır. Onun hak dediklerine hak, batıl dediklerine de batıl demektir. Kur’an ahlakıyla ahlaklanmak, Kur’an’ın yüreğimize yerleştirmek istediği şefkat ve merhametin yüreğimize yerleşmesini sağlamaktır.
Kadir süresinin ayetlerinden çıkaracağımız ikinci mesaj; bir ömre bedel seksen üç yıllık manevi bir gelişme yaşamak istiyorsanız o taktirde yine Kur’ân’a döneceksiniz. Kur’an’ın hak, hakikat, adalet mesajlarına bakıp onunla yeniden tanıştığınızda, kalbinizin semasına Kur’an’ı yeniden indirdiğinizde; o taktirde seksen üç yıllık manevi bir gelişmeyi bir anda yoğunlaşarak yaşama imkanına sahip olursunuz.
Üçüncü mesaj ise ayette belirtildiği üzere eğer başta Cebrail olmak üzere meleklerin yeryüzüne barış ve esenlik mesajlarını yeniden getirmesini istiyorsak, Cebrail’in on dört asır önce Sevgili Peygamberimiz Muhammed Mustafa’ya (s.a) getirdiği barış ve esenlik mesajlarını içeren hakkı, hakikati, adaleti ve ahlakı anlatan Kur’an’ın mesajlarına yeniden dikkat kesilmemiz gerekiyor. Kadir süresinin bize kazandıracağı bu tefekkür ve anlayışla birlikte biz müminler olarak Kadir gecesini ibadetle ve dualarla ihya etmeliyiz. Hz. Aişe Validemiz bu gecenin nasıl ihya edileceğini Hz. Peygamber’e (s.a) sormuş, o da “Allahım! Sen affedicisin, affı seversin, beni affet! de” şeklinde cevap vermiştir. (Tirmiziî, De’avât, 84; İbn Mâce, Dua, 5)
Allah cümlemizi bu geceyi anlayan, idrak eden ve ihyâ eden kullarından eylesin.
Kaynakça
İbn Huzeyme, Sahih, Thk. M.M. A’zamî, (Beyrut, 1975).
http://www.mehmetgormez.com/dinigunvegeceler/kadirgecesi
Kur’ân Yolu, DİB Yayınları, Ankara 2020
Beğenebileceğiniz Gönderiler
Çok Okunanlar
- Genel-
Öğretmenliğimin Üşüdüğü Günler
- Şahsiyet-
Vefatının 40 Yılında N.F. Kısakürek ve Son Mısraları
- Edebiyat-
Sürgün Çekirdek
- Tarih-
Feth-i Mübîn ve Fetih Rûhu
- Düşünce-
Procrustes’in Hayaleti: Anlamak mı Yargılamak mı?
- Din ve Hayat-
Hz. Lût’un Fıtrat Çağrısı ve Kavminin Helak Sebebi
- Edebiyat-
Hortum, Yılan ve Duvar
- Kültür Sanat-
Mehmet Akif İnan Vakfı: Vefatının 40. Yılında Necip Fazıl Kısakürek