1. Anasayfa
  2. Düşünce

Kutlu Misafirin Konya’ya Dokunuşu

Kutlu Misafirin Konya’ya Dokunuşu
0

İnsan kâinattan süzülerek donanımı hazırlanmış (Şems, 91/7) “halife” sıfatıyla dünyaya gönderilmiş en değerli varlıktır.

Donanımı kâinatı kuşatacak şekilde dizayn edilmiş insana tercihi kendi iradesinde bırakılmak üzere fücur ve takva isminde iki adet yazılım programı yüklenmiştir. (Şems, 91/8)

Donanım ve yazılımı birlikte dünyaya gelen insan temiz bir fıtratla hayata başlar.

Ve imtihan için gönderildiği (Mülk, 67/2) dünyada kulluğun en birinci şartı bu temizliği iyilikler ve ibadetlerle, dua ve tevekkülle devam ettirebilmektir.

Bu yolda zaman zaman hatalar yapması da insana yüklenen programın gereğidir.

Hatalarla kirlenen insana tövbe ve istiğfar ile temizlenmesi ısrarla tavsiye edilmiştir.

Ama aslolan dünya imtihanında insanların ve cinlerin görevi yaratıldıkları fabrika ayarları üzerinde ‘’temiz’’ kalmaya çalışmalarıdır.

İnsan; dua ve tevekkül ile iyiliğe koşarak, hata yapıp günah işlediğimizde ise, tövbe ve istiğfar ile derhal kalibrasyonunu yapıp fabrika ayarlarına hızla dönmezse; kalbinin paslanmasına, vicdanının kokuşmasına, aklının muhakemeyi kaybetmesi sonucu ile karşı karşıya kalacaktır.

İşte yılda bir fabrika ayarlarının gözden geçirilmesi için Ramazan orucu biz Müslümanlara farz kılınmış, İslam’ın en önemli beş esasından birisi olarak kabul edilmiştir.

Tekrar olamamasın ve alışılmasının önüne geçmek ve yılın tüm zaman ve mevsimlere nüfuz etmek için her yıl daha önceki yıla göre 10 gün önceden gelir başmüfettiş.

Kendisinden önce Recep ve Şaban isminde 2 yardımcısını gönderir. Yardımcılar üstatları olan Ramazanın isteyecekleri konusunda ev sahiplerini bilgilendirir ve onun ziyaretine hazırlarlar. Ve muhteşem bir eda ile gelir Ramazan.

Hediyelerle, müjdelerle, temizlik maddeleriyle gelir. Ruhumuzu, kalbimizi, gönlümüzü temizler.

Bizi fabrika ayarlarına döndürmek için gayret eder. Bu 3 aylık manevi check-up aynı zamanda diğer 9 ayın aynı şeklide bu ayar, bu şuur ve temizlikte yaşanması içindir.

Ciddi, şefkatli, merhametli bir müfettiş gibidir Ramazan ve yardımcıları Recep ve Şaban.  Bize çok şey getiriler ve bizden çok şey götürüler.

Önemli olan onları önemsemek,  ciddiye almak ve nasihat ve ikazları dinlemek olmalıdır.

Dünyevileşmenin zirve yaptığı, ruh yerine madde ve bedene yatırımda korkunç bir yarışın içindeki insanoğlu için Ramazan tam bir rahmettir. Maddeten elinin eteğini oruçla çeken insan ruhunu hatırlar. Rabbinden bir parça olan ve maddenin ve bedenin inceldiği kadar kendini gösterebilen ruhun bayramıdır Ramazan.

 

Mevlana öyle der:

“Beden ve madde ağaçlarının inceldiği kadar ruhun ışıkları huzmeler halinde kendini gösterir. Bedenin kalınlaştığı maddenin hâkim olduğu ormanda ruhun ışıkları görülmez.”

 

Mevlana şehri Konya bu şuur ve bilinçle karşılar her yıl başmüfettiş Ramazan ayını.

Aslında bu şuur ve bilinç Konya’ya has “şivlilik” ile karşılanan Recep ve Şaban müfettişleri tarafından hazırlanmıştır.

Konya’lı Ramazan havasına “şivlilik” ile çoktan girmiştir.

Nafile oruçlarla hazırlıklar başlamıştır iki ay önceden.

Konya’da daha Ramazan gelmeden hatimle teravih kılınan camiler duyurulur,

Selatin camilerine mahyalar asılır,

İftar ve sahur sohbetlerini yapacak isimler belirlenir,

İtikâf yapılacak mekânlar ayarlanır.

İslam Ümranı’nın zirveye çıktığı 13. Asrın iki zirve şehri Kurtuba ve Semerkant’ın merkezdeki ortağı Konya derinliğini en çok Ramazan ayında sergiler.

Şehir orucunu Mevlana’sı, Konevi’si, Şems’i, Urmevi’si ile paylaşır.

Her birinin hemen yanı başındaki camilerde hatimle kılınır teravih namazları.

Konya’lı onları Ramazan’da ziyaret eder ve dualarını alır.

Konya’da Ramazan her yerden görünür.

Konya’da Ramazan tam bir ahiret fuarıdır.

Konya’da Ramazan dünyadan ahirete azık götürmenin en güzel imkânlarımı sunar.

Konya’da Ramazan ölümü hayatın merkezine almayı öğütler.

Bu nedenle Üçler ve Musalla mezarlığında yatan yeraltının kahramanları büyükler ve şehitler de unutulmaz, sürekli ziyaret edilir.

Konya’da Ramazan ayı bütün vakıf ve dernekler için olağanüstü ve her birinin hayırda diğeriyle yarıştığı özel bir zaman dilimidir.

Konya’da Ramazan’da garip-gurâba, fakir-fukara unutulmaz zekât ve sadakalarla desteklenir.

Kapu cami çevresinde yoğunlaşan özel insanlar için her gün iftar sofraları kurulur.

Konya’da Ramazan, asıl hayatın ölümle başlayan baki bir ömürde olduğunu ve oraya atıfta bulunan her hareket ve sözün değerli olduğunu anlatır bir ay boyunca.

Konya’da Ramazan muhataplarını fabrika ayarlarına döndürmekte çok zorlanmaz.

Konya’lı Ramazan ayının hakkını verdiği için ölüsüyle-dirisiyle bayramı da muhteşem kutlar.

Evet! Bayramla beraber bir kez daha veda edecek bize kutlu misafir.

Ve biz Konyalılar onu sevinç gözyaşlarıyla uğurlayacağız.

Belki seneye onu misafir edeceğiz belki de edemeyeceğiz.

Unutmayalım ömür bir bulut gibi hızla geçiyor. Zaman hızla geçecek ve misafirimiz yine gelecek. Bir gün gelmediğinde ise ömrümüz sona ermiş, “kalemi bırak” emrine muhatap olmuş, artık çaresizce hesabı bekliyor olacağız.

Bu sebeple, müfettiş ve başmüfettişin rehberlik ve teftiş önergelerinde azami istifadeye çalışmak akıllı insanların işidir.

Ömrü bu ihsan bilinciyle yaşamamız dileklerimle…

1969’da Tokat’ta doğdu. İlkokulu Çeltek Köyü İlkokulu'nda, Ortaokulu Zile'de tamamladı. Sağlık Meslek Lisesi'nin iki yılını Kırklareli, son iki yılını da Konya'da okuyarak 1987 yılında mezun oldu. 1993’de S.Ü. İlahiyat Fakültesi’ni, 1996’da Konya Sağlık Eğitim Enstitüsü’nü bitirdi. 1997-2000 yıllarında Yüksek Lisansını İslam Mezhepleri Tarihi alanında “İslam Düşünce Tarihinde İlk Akılcılar: Mutezile” teziyle tamamladı. 2017’de başladığı Kelam Anabilim dalındaki “Kelam İlminde Yenilik Arayışları ve M. Şerefeddin Yaltkaya’nın İctimai Kelam Projesi” başlıklı doktora çalışmasını 2023'de tamamladı ve Kelam alanında doktor oldu. 1987-1996 yıllarında Sağlık Bakanlığı, 1996-2015 yıllarında Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nda çalıştı. 2015-2019 yıllarında Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Konya ve Afyonkarahisar İl Müdürlüğü görevlerini ifa etti. 2019’dan beri Selçuk Üniversitesi’nde çalışıyor. 2019-2021 Yılları arasında Engelli Öğrenci Birimi koordinatörlüğü yaptı. Haziran 2023 tarihinden itibaren ise S.Ü. Sağlık Bilimleri Fakültesi Nasreddin Hoca Uygulamalı Ana Okulu Müdürlüğü görevini yürütüyor. Yazarımızın birçok eseri bulunmaktadır. Türk Aleviliği” (2006), “Aile Huzur ve Mutluluğu için 9 S” (2013’), “Anadolu Aleviliği” (2013), “Akıl” (2016), “Bilge Kral Aliya’nın Camisi” (2018) adlı kitapları bunlar arasındadır. İngilizce ve Arapça bilen yazar evli ve 3 çocuk babasıdır.

Yazarın Profili

Bültenimize Katılın

Hemen ücretsiz üye olun ve yeni güncellemelerden haberdar olan ilk kişi olun.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir