Kendi gündemimi kendim belirleyeyim isterim ama insan, dışarıda olup bitenlerden kaçamıyor. Hem dışarıdaki gündem hem de onun bendeki karşılığı olması bakımından bu yazıyı kaleme almaya karar...
Olmanın kendisinden değil, bir şey (çocuk, yetişkin, adam, yönetici, baba ve Müslüman…) olmaktan ve (o şey üzere) kalmaktan = sadâkatten söz edeceğim. ‘Bir şeyin’ ismini almak...
Buna empati=duygudaşlık deniyor (ama ben sempati kelimesini daha çok seviyorum). Buradaki ben, sadece ben değil, bu yazıyı okuyan sen=herkes. Ben, sadece kendi duygularımı yazıyorum; sen, buna...
“Âdem, insan değil miydi?” ki, diye bir soru aklımıza gelebilir. Bence hepimiz gibi O da insan olmaya çalışan bir “insandı.” Oluş, olup-biten bir şey değil, süregelen/süregiden...