1. Anasayfa
  2. Edebiyat

Yitiksöz 23 (Haziran 2024 / Temmuz 2024) Üzerine

Yitiksöz 23 (Haziran 2024 / Temmuz 2024) Üzerine
1

Sanat, Edebiyat ve Düşünce Dergisi

Yitiksöz, yirmi üçüncü sayısıyla Kurban Bayramı öncesinde yine, yeni bir heyecanla okuruyla buluştu.

Genel Yayın Yönetmeni Sayın Duran Boz, “Yazı, Yazgı, Yazmak ve Yaz” adlı yazısında yazmak eyleminin yaz mevsimiyle ve yazanlarla ilişkisini kurmaya çalışır.  Bu çerçevede çocuk-genç-yetişkin-yaşlı ile okuma ve yazma eylemi üzerinde durur. Yazıdan bir bölüme buyurun:

“Büyüdükçe cümleler kurar çocuk. Sözcüklerden kurduğu dünyanın boşluklarını doldurmaya gayret eder. Yeni şeyler öğrendikçe kıvancın sınır boylarını dolaşır. Gözlerinin içi gülüyormuşçasına coşkusunu izhar eder. Yaptıklarıyla var olma imkânını tarar. Her ne yapıyor veya yapacaksa kendisine ait olmasını ister. Güç belâ kavramaya çalıştığı hayatın bilgelikle yoğrulmasının peşine düşer. Gök armağanı renklerin albümünden dayanaklar seçer ruhuna.

Kısacası korkunç bir iklim büyüten çocukluk evreninden söyleyişler sağar. Çiçek kadar ömründe dünyaya avlanmamak için azmedenlerin yolunu takip eder. Yürek sesini öpen kimselerden öğrendiği yalnızlıkla menkıbesini örme telaşına koyulur.

Gün döner ömür saati işlemeye devam eder. Vakit gelir, bahardan yaza girilir. Düğüm çözülüp şairlerin divana yürüyüş ayı Haziran olur. Cahit Zarifoğlu, Alâeddin Özdenören, Abdurrahim Karakoç, İlhami Çiçek, Mevlâna İdris Zengin, Nazım Hikmet, Ahmet Arif, Ahmet Muhip Dıranas gibi şairlere ölümün eli Haziran’da değer. Baharın ardından başlayan yaz, can ödülünü alır sonunda…”

Yitiksöz-23’te şiirleriyle Cahit Koytak, Nurettin Durman, Mehmet Aycı, Hüseyin Burak Us, Ekrem Elmas, Adem Turan, İbrahim Gökburun, Suavi Kemal Yazgıç, Ali Sali, Cahit Küçük, Derya Kurtoğlu, Ayşegül Sözen Dağ, Hacı Ahmet Sevgili, Asiye Ceyhan, Yasin Mortaş Mustafa Gök ve Aziz Kağan Güneş okurunu selamlıyor. Suavi Kemal Yazgıç “Bilmediklerim” adlı şiirinde İstanbul özelinden bulutlarla hesaplaşıyor. Huzurunuzda şiir:

“Bilmediklerim

 

kalbimde eski bir delik
dünya yokuşunda yuvarlanıyorum
bu bulutlar nereye gider?
bu İstanbul nereye yıkılır?
bilmiyorum

büyük bir mezarlık beynim
her hatıra bir pıhtı
o küçük siyah maddeler
bir hatıra kabilesi
beynimde tam tam ritmi
kalbimde eski bir delik

bu bulutlar niye gitmezler?
bu İstanbul benden geçer mi?
kalbimdeki kapanmış o eski delikten
beynime hangi pıhtı ulaşır?
bilmiyorum”

 

Yitiksöz-23’ünn öykücüleri arasında; Gülçin Yağmur Akbulut, Vedat Ali Kızıltepe, Yasemin Büyükpınarbaşılı, Ahmet Emin, Emel Karagedik, Süheyla Karaca Hanönü ve Aziz Kağan Güneş yer alıyor. Ahmet Ergin “Hayırlı Kısmet” adlı öyküsünde modern çağ evliliklerine değiniyor:

Hayırlı Kısmet

“Bir gün nasıl olduysa annem gelen görücülerin birini beğenmiş. “Sana hayırlı bir kısmet çıktı. Ben olumlu bakıyorum siz de bir görüşün.” deyince ağzım açık kaldı. Gözlerinin içi gülüyordu. Olur, diyebildim sadece. Dünyalar benim olmuştu sanki. İçim içime sığmıyordu. Nihayet kurtulacaktım bu düzenden. Daha şimdiden beğendim saydım damat adayını. Birkaç kez buluşup konuştuk ve karara vardık. İsteme, söz, nişan hepsi bir arada oldu. Annem o kadar misafire nasıl tahammül etti anlamış değilim. Çoluk çocuk derken ev ana baba günüydü. Anneme baktım eli ayağı titriyordu. “Kusura bakma anne.” dedim içimden. “Bugün benim en mutlu günüm. Varsın bütün düzenler bozulsun.”

Görücü usulü evlilik zor… Aile yapısı da muhafazakâr olunca nişanlı bile olsan öyle sık sık görüşmek hak getire. Annemin bu konuda da katı kuralları vardı. Hepi topu bir iki kez görüşebildik o da yanımızda biriyle. Sık dişini, dedim az kaldı. Bütün düzenlere başkaldıracaktım.

“Hayır işlerinde acele ediniz.” düsturuyla iki ay sonra evlendik. Telli duvaklı çıktım evden. Annem gelinliğim kirlenmesin diye kuyruğunu tutma işini kimseye bırakmadı. Arabaya binene kadar çamur olacak diye içi içini yedi. Ona da sabrettim. Bu son, dedim. Yepyeni ve özgür bir hayatım olacaktı artık.”

Yitiksöz 23’te deneme, inceleme, kitap tanıtım ve anı yazılarıyla Yunus Emre Altuntaş, Zeynep Sati Yalçın, Ali Galip Yener, Nilüfer Aka Erdem, Metin Kaplan, Yusuf Bilal Aydeniz ve Fatma Bircan yer alıyor.  Ayrıca Cahit Zarifoğlu, Alev Alatlı ve Mevlana İdris Zengin bu sayının dosyaları. “Mevlana İdris Zengin” dosyasındaki Kemal Sayar’ın bir anısı sizlerle:

Dünyadan Kaçan Adam

“Bir dostun ardından yazmak zor, hele hatıralar hâlâ dipdiriyse ve geçmiş aramızda soluk alıp vermeye devam ediyorsa. Mevlâna İdris yüreğimizde diri ve bize, her an bir sokak başında gülümseyen çehresiyle karşımıza çıkacak gibi geliyor. Dostumuz hakiki bir rind idi, dünyadan kaçan adamdı. Başını alıp gitmelerde birinciydi, sokağın sesini duymakta, sessizliği talim etmekte, kaçış yollarında başka ruhlarla buluşmakta birinciydi. Onun için uzak diye bir yer yoktu, dostluğun yakın edemeyeceği bir mesafe bilmezdi. Bir telefon ve bakarsınız kaç saatlik yolları aşıp da gelmiş. Bir masaya oturmuşsunuz, sizi her daim mütebessim hâliyle selamlamış ama sessizliğin atlas halısına binmiş de yine çok uzaklara gitmiş. O ‘kendi içine kaçmış’ adamdı, dünyadan kaçışları aslında bu kendi içine kaçışın provalarıydı. Hep sahici insanların, sahici hikâye ve tatların, sahici

dostlukların peşinde koşturan ve ancak gerçek olanla buluştuğunda sükûn bulan bir avare.

Dünyayı yerleşmeye değer bir yer olarak görmeyenlerin ruhlarında gezdirdikleri hüzün onda neredeyse elle tutulur bir varlığa bürünmüştü. Bekârlık günlerimizde İstanbul’un arka sokaklarını birlikte arşınlar, onun önden keşfettiği serazat ruhlarla tanışır, başka bir dünyaya ait olmanın cezbesiyle kendimizden geçerdik. Mevlâna İdris, dostlarının kolundan tutar ve onları başka âlemlere taşırdı. Bunu bazen yolculuklarla, bazen tanıştırdığı insanlarla, bazen gecenin içinden yükselen bir nağmeyle yapardı. Madde ve mana âleminin arasında gerilmiş ipte yürüyen bir ip cambazı gibiydi, o uzun sessizliklerinin içinde hangi lahuti sesi duymakta olduğunu kestirmeniz imkânsızdı.”

 

Yitiksöz 23, 2024 yılının haziran ve temmuz aylarını içeriyor. Bu aylar Kurban Bayramı’na, Hacc’a ve öğrencilerimizin katıldığı sınavlar dönemine denk geldi bu yıl. Kurban, Allah rızası için kesilir. Aynı zamanda bu günler dünya Müslümanlarının Hacca katıldığı günler. Hacc, Müslümanlar arası birliğin en önemli işaretidir anlayan için. Rabbim tüm Müslüman kardeşlerimizi birlik ve beraberlik bilinciyle hareket edenlerden eylesin. Kâfirlerin ve münafıkların fitne ve fesadından bizleri korusun. LGS’den YKS’ye, DGS’den KPSS’ye sınavların yapıldığı aylardayız. Sınavlara giren öğrencilerimize ve kardeşlerimize hayırlı başarılar diliyorum.

 

Yaz sıcakları hepimizi etkisi altına aldı. Bu sıcaklarda gündüzleyin eve kapanıldı, akşam serininde çeşitli etkinlikler düzenlendi. Bulunduğumuz yerlerde bunlardan birkaçı neden sanat-edebiyat-kültür etkinliği olmasın.

 

Yitiksöz, yirmi üç sayıdır okuruyla buluşuyor.  Her buluşmada yazar ve okur kadrosu birbirini en içten şekilde beslemekte. Bu besleyiştir Yitiksöz’ü, okurunu ve yazarlarını her gün bir adım daha ileri taşıyan. Bu yolculuğunda Yitiksöz ekibine, yazarlarına ve okurlarına başarılar diliyorum.

 

Nice hikmet dolu sayılarda buluşmak dileğiyle Allah’a emanet olunuz.

 

Yitiksöz’le buluşmak isteyenler için Yitiksöz-23’ün link adresi ektedir:

 

https://www.marastaedebiyat.com/templates/yayinlar/yitiksoz-sayi-23.pdf

 

 

Bültenimize Katılın

Hemen ücretsiz üye olun ve yeni güncellemelerden haberdar olan ilk kişi olun.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Yorumlar (1)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir