Yedi güzel adam
Biri bir gün bir dağ gördü
Gereğini belledi
Ki o dağ
Ağaçsız ve yalnız
Gökte alıp veriyordu
diyor Cahit Zarifoğlu uzun şiirinde. Bu yedi güzel adam bu dünyadaki ömürlerini tamamlayıp gerçek vatana gittiler. Rasim Özdenören kalan son temsilciydi o da gitti.
Kimdir bu güzel adamlar, derseniz zaten herkes biliyor, tekrarlamaya gerek yok.
Yedi Güzel Adamın her biri kendine has özelliklere sahipti. Altısı zaten şair olarak biliniyor çünkü kitapları var, sonda kalan Rasim Abi roman, hikâye ve deneme ustası. Düşünür ve mütefekkir. Şiir yazmıştır mutlaka ama sonra şiir kulvarlarını arkadaşlarına, özellikle ikizi Alaeddin’e bırakmıştır. Ben Rasim Özdenören ile çok zaman geçirdiğimi söyleyemem. Topu topu birkaç defa fuarlarda, imza günlerinde sohbet halkasına dâhil olmuşumdur. Rasim Abi sürekli Ankara’daydı ve benim de yolum çok az Ankara’ya düşüyordu.
Rasim Abi beni bir iki defa aradı Van depreminde. Aradan geçen uzun yıllardan sonra. Sonra Van’a gelen veya Vanlı olduğunu söyleyen çoğu kişilerle de selam gönderdi. Geçenlerde Van’da beni yeni yeni tanıyan biri, haberdar olmadığım bir şey söyledi. Çok duygulandım. Adımı ilk defa Rasim Abinin yanında duyduğunu, Vanlı olduğunu söyleyince beni sorduğunu ve ‘Koy Beni Yorulayım’ şiirimden bir iki bölüm ezbere okuduğunu söyledi (Arkadaş, şiiri, “gönlüm asi bir küheylana binip atlıyor şehirleri” diye söyledi, bu şiirin ilk giriş dizesidir.)
Ben 1986-1987 yıllarında bir buçuk sene Ankara’da Hacı Bayram’da bir kitapçıda çalışıyordum. Henüz çok genç ve yolun başındaydım. Hacı Bayram Camii avlusunda bulunan bir kitapçıda sohbeti ve imza günü vardı. Haziran’ın 3ü ya da 4ü olmalı. Onun yanındaydım, bize Cahit Zarifoğlu’nun hastalığının iyiye gittiğini, bir hafta önce yanında olduğunu, hastanede konuşup şakalaştığını söylüyordu. Yakında ayağa kalkabileceğini anlatıyordu. Çok kısa bir süre kitapçıya bir telefon geldi. İyi hatırlıyorum, Rasim Abiye telefonu verdiler, Rasim Abinin birden yüzü üzüntüyle gerildi.
–Cahit iyi değilmiş, acilen bizi istiyor. Bir hafta önce yanındaydık, iyiydi. Benim acilen İstanbul’a uçmam lazım, dedi ve apar topar imzadan kalktı, bir uçak bileti ayarladı ve Hacı Bayram’dan ayrıldı.
İki gün sonra 7 Haziran 1987 yılında Cahit Zarifoğlu vefat etti. Ben Rasim Özdenören’i hep bu haliyle hatırlıyorum. İlk altı yarenini önceden göndermiş ve bu acıyı çekmiş biri olarak…
Sona kalmanın hikmetinden sual olunmaz. 23 Temmuz 2022 yılında vefat etti. Allah ona ve tüm gidenlere rahmet etsin…
