Genel
Anadolu Federasyonu “İnsan Bozumu; Küresel Sorunlar, Kritik ve Perspektifler” Ana Temasıyla Buluştu
EKLENDİ
-:
Yazar:
insaniyet.netEyyüp YILDIRIM
18. Anadolu Buluşmaları 26 – 30 Ağustos 2024 tarihleri arasında Ankara Kızılcahamam’da gerçekleştirildi. Türkiye’nin farklı bölgelerinden gelen katılımcıların dört gün boyunca bir arada bulunduğu, çeşitli müzakerelerin, sosyal etkinliklerin, değerlendirme oturumlarının yapıldığı, yetişkin, genç ve çocukların farklı çalışmalar ile bir araya geldiği uzun soluklu bir buluşma oldu. Anadolu Buluşmalarının 1. günü selamlama ve açılış konuşmaları ile başladı. Program boyunca çeşitli konuşmacılar sunum ve konuşmalarını gerçekleştirdiler.
İlk gün, selamlama konuşmaları ile başladı. Konuşmacılar arasında İçişleri Bakan Yardımcısı Bülent Turan da yer aldı. Bülent Turan konuşmasında; bu tür buluşmaların önemini vurguladı. STK’lar ve toplulukların rolüne dikkat çekti, Türkiye’nin batı ve doğu kültürleri arasında bir duvar olduğunu ve bu durumun stratejik bir yük oluşturduğunu ifade etti, Paris Olimpiyatları’ndaki politik baskılara değinerek sonlandırdı.
18. Anadolu Buluşmaları Anadolu Federasyonu Başkanı Turgay Aldemir Açılış Semineri ile devam etti. Aldemir, Açılış Seminerine “İnsan Bozumu” kavramına değinerek başladı. Bu kavramın toplumsal ve bireysel anlamda büyük bir önem taşıdığını vurguladı. Ahmet Hamdi Tanpınar’ın “İnsan bozuldu mu, bunun çaresi yok” sözlerini hatırlatarak insanın bozulmasının telafisinin olmadığını ve bu durumu düzeltmenin son derece güç olduğunu ifade etti. İnsanlık olarak toplumsal ve bireysel değerlerimizi korumak için çaba göstermemiz gerektiğini belirtti.
Turgay Aldemir, günümüz dünyasında karşılaştığımız sorunların yalnızca yerel değil, küresel bir boyut kazandığını, küresel problemler karşısında sınırlarımızı koruma çabalarımızın yetersiz kaldığını söyleyerek “İnsanlığın feryadı adeta arşa çıktı” dedi. İletişim çağında yaşadığımız bu yoğun bilgi akışına rağmen bu feryatların yeterince duyulmadığını ve önemsenmediğini belirtti.
Aldemir, “küresel sorunlarla mücadelede kulağımızı tıkayarak veya görmezden gelerek çözüm bulamayız. Şeytanın çocuklarıyla Adem’in çocuklarının karşı karşıya olduğu şu aşamada bu karşıtlık insanlığın büyük bir sınavıdır. Küresel istilaya karşı etkili bir tavır almak sadece bireylerin değil, aynı zamanda toplumların ve devletlerin ortak sorumluluğu altındadır.” Dedi.
Wadah Khanfar
Medya analisti ve eski Al Jazeera Genel Müdürü Wadah Khanfar, Arap devletlerinin çoğunun Batı projelerine hizmet ettiğini belirterek, bu durumun Müslüman topluluklar üzerindeki olumsuz etkilerini vurguladı. Khanfar, Batı’nın bu etkileri sonucunda, özellikle Gazze’de yaşanan soykırımın insanlık tarafından normalleşmeye başladığını ve Müslüman toplulukların Batı’nın karşısında sessiz kalmış durumda olduğunu ifade etti.
Khanfar, özetle şunları söyledi: “Peygamber Efendimiz (SAV) günümüzün zorluklarıyla başa çıkma konusunda güçlü bir örnek teşkil etmektedir. Müslümanların bu örnekten ilham alarak fikirlerini geliştirmeleri gerekir. Ümmet bilincinin yeniden kazanılması gerekir. Müslümanlar ırk ve renk üzerinden değil, bir İslam ümmeti olarak tanımlanması gerekir. Hedefimiz Mescid-i Aksa ve oradaki ümmeti yeniden kazanmaktır. Batı’nın ırkçılığı dayatıp Avrupa Birliği’ni kurarken Müslüman toplulukların ırkçı düşüncelerle nitelendirilmediğini unutmayalım. Müslümanlar sadece ibadetle meşgul olmamalı, aynı zamanda parçalanmış ümmeti toplamak ve birleştirmek için de harekete geçmeleri gerekmektedir.
Müslüman alimlere ve yeni nesillere ihtiyaç duyulmaktadır. Çalışkan ve sorumlu bir nesil yetiştirmeliyiz. İsrail’in saldırgan politikalarına karşı ortak bir tepki gösterilmeliyiz. Cihadın siyasi hedefi Kudüs olmalıdır. Kuran’ın daha iyi anlaşılmaya ve yaşatılması için çok çalışmamız gerekmektedir. Filistin’e karşı sahiplenme duygusunun azaltılmaması gerek. Müslümanların tefrikalara düşmeden birleşmeleri gerekmektedir.”
Kapanış Oturumu Prof. Dr. Mehmet Görmez
18. Anadolu Buluşmaları, Eski Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez’in “Fıtrata Yönelik Savaş ve Fikir Nöbetimiz” başlıklı konuşmasıyla sona erdi. Görmez, fıtratın ruhun ve değerlerin hafızası olduğunu belirterek günümüzde insana ve tabiata yönelik ciddi bir savaşın sürdüğünü vurguladı. Tabiata yönelik saldırıların çevremizi bozduğunu, iman ve fıtrata yönelik saldırıların ise insanı yalnızca haz ve şehvet üzerinden tanımlama çabası olduğunu ifade etti. Bu süreçte, biyolojik cinsiyet kavramının içinin boşaltıldığını ve insan kimliğinin zayıflatıldığını dile getirdi.
Savaşın bilim, felsefe, hukuk, medya, siyaset ve din gibi farklı cephelerde sürdüğünü belirten Görmez; özellikle dinin bu sisteme karşı en güçlü direnişi gösterdiğini vurguladı. İslam’ın, insan tasavvurunu birbirinden ayırmayan bir sisteme sahip olduğunu ve fıtratın doğrudan dinle tanımlandığını ifade etti. Gazze’deki durumu da tüm dünyanın savaşı olarak nitelendiren Görmez, sessiz kalanların batılın yanında yer aldığını söyledi.
Anadolu Federasyonu tarafından birçok sivil toplum kuruluşu, akademisyen ve uzmanın katılımıyla düzenlenen Anadolu Buluşmaları Sempozyumu’na katılım sağlayan konuşmacılar arasında; Turgay Aldemir, Bülent Turan, Mehmet Baysan, Ahmet Kaplan, Ahmet Dağ, Mahsum Aytepe, Geeflow Musab, Mustafa Tekin, Üner Karabıyık, Muharrem Kılıç, Kudret Eren Yavuz, Muhammed Hamid el-Ahmari, Wadah Khanfar, Zahide Tuba Kor, Nihad Abunasser, Muhammed Hüseyin Mercan, Zehra Aldemir, Enbiya Yıldırım, Leyla Şahin Usta, Mehmet Görmez, Ali Yalçın yer aldı.
Çok Okunanlar
- Dünyanın Renkleri-
Gül/lük ”Kırgızistan’da TDV ile Kurban Günleri (1)”
- Edebiyat-
Evlilikte Mutsuzluğun Nedenleri 2
- Edebiyat-
Gezen Güzel, Oturan Gazel Olurmuş
- Edebiyat-
Benzer İsimli Bilginler -Râzîler-
- Edebiyat-
Yüreği Olan Sözler ve Sözleri Olmayan Yürekler…
- Edebiyat-
Gazze’ye Mektup
- Edebiyat-
Anne Olmak
- Edebiyat-
Gitsem Yollara Yollara