De ki, açlık neyle doyurulur, kitapta yeri var mı
De ki, ömrümün levhasına meşkettim kaydını yokluğun
Bana bir insan öğret, kırk yıl kavrulmasın dudağım
Yakayım gemilerimi, Endülüsü’nde sürgün bir ağaç dibinde
Yırtıklarımı dikerek geçeyim karşı yakasına yoksulluğumun
De ki, boşluğunda yer var mıdır, mağaran atılmış içinden
Bomba bomba patlamış bir yığın gölgen
De ki, dünya çocuğunu düşürmüş, Afrika kısır yine
Yine pür telaş çiğnenmekte aslan ağzında lokma
Pöstekime bir damla yaş düşüyor hüznümün saçağından
Afrika kısır yine, döl tutmaz merhameti dünyanın
Bana bir şeyler söyle, de ki, çiçeğim baharsız
Azgın bir köpeğin dişlerinde parçalanmış bir rüya
Korkuyorum hem de çok, de ki, insan ödü patlamış bir volkan
De ki, sahte bir nisan uyanıyor kabuğunda ağacın
Uyarıyorum, savaşacağım da meydanlarım duygusuz
Saldırılarımı uykumun en ağır yerinde imha edecekler
Yenilmiş kalkacağım göz kapaklarım kapanmayacak
De ki, tek tek söndürüyorum yıldızları, perdeyi indiriyorum
Sahneyi kapatıyorum, rolümü devrediyorum
Ağlayacağımı sanmayın, de ki bu yıl, hadi allahaısmarladık
Hadi neyle korkutacaksınız, açım, açığım ve meteliksiz
Sıyırıp alın canımı, bedenimin dipnotu bir dilim ekmek
Ne oldu evet ne oldu süngünüzün ucunda yok muyum
Aşkıma rehin bıraktığınız cesaretiniz nerede hadi bakalım
De ki, karşılaştıralım, kalbim mi büyük, açlığınız mı
Buğday mı, nefes mi
De ki, Hünkâr’ın kapısındayım, sorum bu
Bütün soruların Yunus’u, nefsimin ham ipeği
Ey dünya, bir danesin, nefesim Geylâni’nin pençesi
Geldim ve geliyorum,
Gelemediğiniz yere kendinizden
2012