Bizimle İletişime Geçin

Kitap

2022 Yılının Öne Çıkan Kitapları (1): “Türkçe Şûrası” Kitabı

EKLENDİ

:

Kadim medeniyetimizde “Marifet iltifata tabidir.” şeklinde bilinen bir söz vardır. Sözün tamamı şudur: “Marifet iltifata tabidir, müşterisiz meta zayidir, iltifatsız marifet (mal) zayidir.” Müellifi “Lâedrî” olan bu vecize, halk arasında yukarıda verilen birinci cüzüyle yaygındır. Bu kısmın manası ehlince malum olmakla birlikte kısaca şöyledir: “Başarı takdir ister.” Kişilerin başarıları takdir edilirse ve bunun karşılığı verilirse daha iyi sonuçlar elde edileceği muhakkaktır. Bu da üretimde, kalitede, başarıda hem devamlılığı hem de daha ilerlemeyi sağlayacaktır. Kuşkusuz, marifeti besleyen ve yeni marifetlere kapılar açan iltifattır.

Biten her senenin yahut sezonun ardından yılın “en”lerini, “iyi”lerini belirleyip bu kimselere, eserlere yahut kurumlara birtakım ödüller vermek; dünyada ve ülkemizde medya başta olmak üzere çeşitli kurumların, sivil toplum kuruluşlarının gelenek hâline getirdiği uygulamalardan biri olmuştur. Ülkemizde de bu ameliyeyi sürekli kılan kurumlar, dernekler, vakıflar vb. var. Böyle güzide teşekküllerden biri olan Türkiye Yazarlar Birliği (TYB), “Marifet iltifata tabidir.” düsturundan hareketle kuruluşundan beri her sene yılın fikir, sanat adamı ve sanatçılarını belirleyip ödüllendiriyor. Ayrıca sitesinde belirli aralıklarla senenin akılda kalan kitaplarını, öne çıkan dergilerini, ülke ve dünya gündemine ilişkin kaleme alınan yazılarını paylaşıyor. Böylece hem iyiyi, güzeli, doğruyu takdir ediyor hem de ilmî ve edebî bir hafızanın, entelektüel birikimin teşekkülüne katkı sağlıyor.

İşte her yıl senenin ilk gününde açıklanan ödüllerden biri, bu satırlara ev sahipliği yapan siteye verildi. www.insaniyet.net, TYB tarafından 2022 yılı “Elektronik Yayıncılık Ödülü”ne layık görüldü. Eğitim, edebiyat, dil, din, sanat, tarih, musiki, düşünce konulu içerik ve yazılarla ülkemizin sanat, düşünce ve kültür dünyasına canlılık katan, salgınla durağanlaşan hayatımıza yeni bir soluk getiren bu elektronik ortamın yöneticileri ve yazar kadrosu; her türlü tebrik, takdir ve tahsini fazlasıyla hak ediyor.

2022; sahne olduğu onca krize, hengâmeye rağmen bilim, kültür ve sanat alanlarında takdire şayan gelişmelerin de yaşandığı bir sene oldu. Yeni araştırmalar gerçekleştirildi. Kitaplar yazıldı; romanlar, şiirler, hikâyeler kaleme alındı. Bunlardan biri 2021 Yunus Emre ve Türkçe Yılı’nın son zamanlarında TYB’nin öncülüğünde Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi (ASBÜ), Yunus Emre Enstitüsü ve Türkiye Dil ve Edebiyat Derneğinin beraberce düzenlediği Türkçe Şûrası’nın kitap hâline getirilmiş bildirileri ve sonuç raporudur.

26-27 Kasım 2021 tarihlerinde Ankara’da düzenlenen Şûra; ufuk açan, ezber bozan, Türkçenin temel sorunlarıyla yüzleşen ve dilin geleceğine dair yol haritası çizen müzakerelerin gerçekleştiği, adına yakışır bir şölene dönüşmüştü. Gayesi, muhtevası, katılımcıları ve düzenleniş biçimiyle yıl içinde icra edilen tüm programlardan ayrılmıştı. İşte bu toplantıda yapılan tartışmalar, sunulan tebliğler, hazırlanan sonuç raporu ve bildirge, programın önemli paydaşları arasında yer alan ASBÜ tarafından kitaplaştırıldı. Katılımcıların dile getirdikleri ile yapılan müzakerelerin rapor hâline getirildiği kitabın gayelerinden biri tarihe not düşmek.

Kitaptaki yazıların hepsi kıymetli bilgiler içeriyor. Özellikle Şûra’nın sonuç bildirgesi ile sonuç raporu; satır satır okunup üzerinde düşünülmesi gereken bir metin. 12 başlıkta toplanan raporun ilk cümleleri programın gayesini açıkça ortaya koyuyor: “Kültür bilgiyle, bilgi ise dille inşa edilir. Güçlü kültür için güçlü bilgiye, güçlü bilgi içinse güçlü bir dile ihtiyaç vardır. Köklü bir tarihe, zengin bir kelime dağarcığına ve yaygın bir kullanım coğrafyasına sahip olan Türkçe, bu kıstaslar bakımından güçlü bir dildir. Ancak onun yaşayan hafızasına ve tarihî sürekliliğine müdahale, önce dili, sonra bilgiyi ve nihayetinde kültür tahrip emiştir.” (s. 13)

Türkçe konuşan herkesi, bilhassa eğitimciler, âlimler ve sanatkârları bu şuurla hareket etmeye davet eden raporda dikkati çeken birçok tahlil, tespit ve teklif var. Kitaba dair düşüncelerimizi daha evvel muhtelif ortamlarda paylaştığımız için (bk. https://www.yenisafak.com/dusunce-gunlugu/turkcenin-meseleleriyle-yuzlesmek-3860696) bunları burada tekrar etmeyi gereksiz görüyoruz. Ancak Türkçenin tarihiyle ve gerçek meseleleriyle yüzleşen, kangren hâlini almış sorunlarına makul ve isabetli teklifler getiren bu kitabın derdi Türkçe olanlar tarafından okunması, tartışılması ve ittifak edilen hususların behemehâl hayata geçirilmesi gerekiyor. Zira Türkçenin daha fazla zaman kaybına tahammülü yok.

Türkçe Şûrası Kitabı, geçtiğimiz yıla, hatta yüzyıla damgasını vuran bir çalışma olarak kayıtlara girdi. Raporlardan başka dil felsefesi, devlet dili hukuk dili, tıp dili, akademi dili, basın dili, eğitim dili gibi temel konularda 43 tebliğin hayat verdiği kitap; Türkiye Yüzyılı’nın nasıl Türkçe Yüzyılı hâline geleceğini anlatıyor. “Türkçe Yüzyılı’nın” yol haritası diyebileceğimiz bu değerli çalışma, şahsi kütüphanemde ve okuma listemde ilk sıralarda yer alıyor. Üniversite ve halk kütüphanelerinde mutlaka bulunması gereken eserlerden biri olarak öne çıkıyor.

Daha Fazla Yükle

Yorum Bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Çok Okunanlar